- Katılım
- 17 Ara 2018
- Mesajlar
- 15
- Tepki
- 22
Binanın içine girdiğimde nefes almak çok zordu,her yer dumandı görmek çok zordu. Koşarak 2.kata çıktım(en azından merdiven yannamıştı). Annemin olduğu yere gittiğimde kapı açıktı. İçeri girdim ve annemin baygın olduğunu gördüm. Annemi uyandırmaya çalıştım ama uyanmıyordu,annemi kendime yaslayarak yürümeye çalıştım. Merdivenlerden indik, ama benim nefes almam zorlaştı. Bu yüzden biraz yere oturdum ve tekrar ayağa kalkıp annemi koluma yasladım. Dışarıya sonunda çıkmıştık ama çıkarken bacağıma yanan tahta parçası düştü. Dışarı çıktık ve Thomas'ı telaş içerisinde gördüm. Beni görür görmez yanıma koştu ve annemi taşıdı. Ben ise yere düştüm ve tahta parçasının bacağımı yaktığını gördüm. Yaraya bakınca çok kötü oluyordum bu yüzden midem bulandı. Ama kendimi tuttum,annemi etrafta göremeyince korktum ama sonra onu ambulansa bindirirlerken gördüğümde içim rahatlamıştı. Yanıma Thomas ve sağlık görevlileri geldi,Thomas yaramı görünce"Emily iyi misin? Sakin ol tamam mı? Sana birşey olmayacak"diyerek beni rahatlatmaya çalıştı. Ama şuan pek rahatlamak için halim yoktu. Başım çok dönüyordu ve tekrar bayılmamak için kendimi tuttum ama yinede işe yaramadı,bayıldım. Uyandığımda hastanedeydim,kolumda serum vardı ve bacağımda bir ağırlık vardı. Kafamı kaldırmaya çalıştım ama biri beni durdurdu. Thomas"Emily ben yanındayım merak etme annende iyi durumda,çok ciddi birşeyi yokmuş"dedi. Bende Thomasa baktım ve gülümseyerek" Thomas çok teşekkür ederim"dedim. Thomas"neden teşekkür ediyorsunki?"dedi. Ben"çünkü sen benim hep yanımda oldun. Beni hiç yalnız bırakmadın,beni korudun bu yüzden teşekkür ederim"dedim. Thomas bana gülümseyerek"nasıl sevdiğim bir insanı zor durumda bırakayımki?"dedi. Bende ona güldüm. Birlikte tekrar vakit geçirdik. Kendimi iyi hissedene kadar yattım ama sonra kalkmak ve bacağım nasıl öğrenmek için yürümek istedim. Thomas ilk başta kendimi yormamam gerektiğini bu yüzdende ayağa kalkmamam gerektini söyledi ama sonra onu ikna edebildim. Ona tutunarak ayağa kalktım ve birazda olsa yürüyebildim. Sonra bacağıma ağrılar girdi,bu yüzden daha fazla uzatamadım. Dinlene dinlene annemin bulunduğu odaya gidebildim. Thomas ile annemin yanına gittiğimizde annem uyanıktı. Annem beni görünce" kızım,seni çok özledim. Görüşmeyeli çok oldu ama bu yinede yanan bir binaya beni kurtarmak için girme hakkı vermez!"dedi. Annem her zaman korumacı olmuştur,ama ben onu korumaya çalışınca hep beni durdururdu. Ben"peki ne yapsaydım annem ölmek üzereyken yanan binanın fotoğrafını çekip habermi yapdaydım? Sen benim annemsin ve ben seni korurum. Anlaşıldımı anneciğim?"dedim. Annem"bir daha asla böyle birşey yapmayacaksın tamam mı? Ya sana birşey olsaydı ben ne yapacaktım?"dedi. Ardından"tatlım acaba yanındaki yakışıklı kim?"dedi. Ben utanmış şekilde"anne bu Thomas,kendisi benim.."dedim sonunu getiremedim. Thomas"merhaba Bayan Susan. Ben kızınızın arkadaşıyım."dedi ve ardından bana baktı. Ben bir şey demedim. Annem"merhaba tanıştığımıza memnun oldum. Aslında Emily bana hiç senden bahsetmedi"dedi ve bana baktı, sonra"Emily bacağına ne oldu! İyi misin tatlım"dedi. Ben"merak etme iyiyim,bir şeyim yok. Sadece sıyrıldı"dedim. Aslında yalan söylüyordum bacağım falan sıyrılmamıştı ama annem daha fazla merak etmesin diye uzatmadım. Aklıma bir anda Coco gelmişti,onu evde tek bırakmıştım hemen Thomas'a dönüp"Thomas senden bir şey isteyebilir miyim?" dedim. Thomas"her zaman" dedi. Bende ona Coco'yu ve Coco'nun mamasını getirebilip getiremeyeceğini sordum. O"tamam getiririm ama evine girmem için anahtarlar lazım biliyorsun"dedi. Ben"anahtarlar kapının önündeki büyük saksının içinde. Yapay saksı"dedim. Thomas"tamam hemen gidip geliyorum"dedi ve odadan çıktı. Annem ile ben Thomas,ben, annem,işim ve köpeğim hakkında konuşuyorduk. Sonra odaya Thomas ile Coco geldi. Coco beni görür görmez üzerime atladı. Beni yalamaya başladı ve arada sırada da havlıyordu. İnsanlar şey derdi"hayvanlar insanlardaki kötü şeyleri analarlar"demekki doğruymuş,anlıyorlarmış. Neyse,annem,Coco ve ben,benim evime gittik. Annem geçici olarak burada kalıcaktı. Bu benim için iyiydi çünkü akşam tek olmaktan korkuyorum(daha doğrusu karanlıktan korkuyorum). Bu günüm bu şekilde bitti..